ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

ÇEK NİTELİĞİNDE OLMAYAN BELGE - 10 YILLIK ZAMANAŞIMI

Yargıtay 12. HD., Esas No:2016/5932, Karar No: 2016/26155

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK.’nun 438. ve İİK.’nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;

2) Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda zamanaşımı nedeniyle İİK.'nun 71. ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılması isteminde bulunduğu, ayrıca sair şikayet ve itirazlarını bildirdiği görülmektedir.

Takip dayanağı çekin keşide tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK.'nun 692/5. maddesine göre çekin, kambiyo senedi vasfını taşıyabilmesi için, keşide yeri unsurunu ihtiva etmesi gereklidir.

Öte yandan, icra takibine konu edilen alacak, niteliği itibariyle hangi zamanaşımı süresine tâbi ise; icra takibinin şekline bakılmaksızın aynı zamanaşımı süresi uygulanır. Alacaklı tarafından, genel haciz yolu ya da kambiyo senetlerine mahsus haciz yollarından herhangi birinin tercih edilmiş olması, dayanak belge çek niteliğini taşıdığı sürece sonuca etkili olmayıp, her iki halde de zamanaşımı süresi Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirlenir. Yine dayanak belgenin, anılan niteliği haiz olmaması halinde de, seçilen takip yoluna bakılmaksızın, bu kez 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesinde(mülga 818 sayılı BK.'nun 125.maddesi) düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanacaktır.

Somut olayda, takibe dayanak çekte keşide yerinin belirtilmediği görülmektedir. Diğer taraftan, anılan çekin sol alt köşesinde yazılı ''0480-Kozluk-Batman'' ibaresi muhatap banka şubesinin bulunduğu yer olup, muhatap bankayı gösteren ibarenin, keşide yeri olarak kabulüne imkan yoktur. Bu durumda, takip dayanağı çekte keşide yeri unsuru bulunmadığından, anılan belge kambiyo senedi vasfı taşımamaktadır. Dolayısıyla, dayanak belge çek niteliğinde olmayıp, adi senet hükmünde bulunduğundan bu belge, 6098 Sayılı TBK.'nun 146. maddesinde (mülga 818 sayılı BK.'nun 125. maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tâbi olup, söz konusu adi senetteki alacak ile ilgili olarak on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır.

Hal böyle olunca, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere takibe dayanak 15.05.2003 keşide tarihli belge yönünden on yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek borçlunun dilekçesinde ileri sürdüğü sair iddialarının incelenip değerlendirilmesi suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.