ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

genel mahkeme, icra mahkemesi nezdinde düzenlenen raporla yetinemez ve mutlaka yeni bir bilirkişi raporu düzenlenmesine karar vermesi gerekir

“Mahkemece yapılan yargılama sonucu, imzaya itirazın icra mahkemesince incelendiğini, bu nedenle imza itirazının yeniden incelenmediğini, bononun tüm unsurları taşıdığını, bononun karşılıksız olduğu iddiasının da kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. - Davacı vekili, bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit davası açmıştır. Davacı, sahtelik iddiasında bulunduğuna göre, mahkemece bu iddianın HUMK’nun 317. maddesinin atfı uyarınca HUMK’nun 308. ve 309. maddeleri hükümleri uyarınca incelenmesi gerekir. - İcra mahkemesi kararı takip hukukuna yönelik olup menfi tespit davasında kesin hüküm oluşturmaz. - Bu durumda mahkemece dava konusu bonodaki imzanın davacı borçluya ait olup olmadığı yönünden Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” Y. 19. HD.’nin 07.03.2008 T. ve 2008/8454, 2008/2146 K. sayılı kararı,