ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Alacaklının haksız çıkması tek başına aleyhine tazminata hükmedilmesine sebep olmaz. Alacaklının kötü niyeti veya ağır kusurunun bulunup bulunmadığının kararda irdelenmiş ve açıklanmış olması gerekir

Yargıtay özellikle ödeme, ibra gibi itfa sebepleri ile kısmen veya tamamen itirazın kabulüne; alacaklının (hamilin) senedi devraldığı borçluya karşı yaptığı takiplerde, tahrifat ve yetkisiz temsil gibi sebeplerle itirazın kabulüne karar verilmişse alacaklı aleyhine tazminata hükmedileceğini kabul etmektedir.

“…bononun miktar kısmındaki tahrifat iddiası borca itiraz niteliğinde olup, bu tahrifat itirazının kabul edildiği görülmektedir. Bu halde bonoda lehtar konumunda olan alacaklının bonodaki tahrifatı bilebileceği ve bun dedenle 49494 sayılı Kanunla değişik İİK’nun 169/a-6. maddesinde öngörülen kötü niyetli ve ağır kusurlu bulunduğu sonucuna varılmalıdır.” Y. 12. HD.’nin 22.02.2005 T. ve 132 E., 3398 K. sayılı kararı

“…İİK’nun 169/a-6. maddesi gereğince, bonoların lehtarı olan alacaklının bonoların keşidecisinin tek imza ile sorumlu olup olmadığını bilebilecek durumda olması sebebiyle kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekeceğinden…” Y. 12. HD.’nin 06.03.2007 T. ve 1467 E., 3978 K. sayılı kararı