ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Tüzel kişilerin, kiracı olarak bulunduğu kira sözleşmelerinde kiracılık sıfatının kime ait olduğunun tespiti önemlidir. İmza atan kişinin şahsi olarak mı imzaladığı yoksa şirket adına mı imzaladığı tespit edilmelidir.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 35. Hukuk Dairesi’nin 03/10/2023 tarih, 2021/199 Esas 2023/1725 Karar sayılı ilamında “davalılardan M.K.Ş.'in106 kira sözleşmesinde kiracı olarak adının yer almadığı, sözleşmenin ikinci sayfasında imzasının bulunduğu, sözleşmenin yapıldığı tarihte M.K.Ş.'in şirket ortağı olduğunun ticaret sicil kayıtları ile belli olduğu, davalı M.K.Ş.'in 12/01/2017 tarihinde yayımlanan Türkiye Ticaret Sicili gazetesindeki kayda göre 30/12/2016 tarihli toplantı ile şirket ortaklarından ayrıldığı, davalının kira sözleşmesini şirket ortağı sıfatıyla imzaladığı anlaşıldığından bu davalı yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesini gerekirken kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığı” gerekçesi ile ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmuştur.

Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 28.05.2007 tarih 5378 Esas 6611 Karar sayılı ilamında da; “…sözleşmeyi, davalı G.A.107 kiracı olarak kendi adına imzalamış olup sözleşmede dernek adına imzaladığına dair herhangi bir ibare bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki sözleşme fesih edilmediğine göre geçerli olup tarafları bağlar. Sözleşmede, kiralananın dernek merkezi olarak kullanılacak olmasının yazılı olması ve kira bedellerinin dernek tarafından yatırılması kiracının dernek olduğunu göstermez. Davacı tarafından, davalı hakkında kira alacağının tahsili amacıyla icra takibi yapılmasında ve iş bu davanın açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı” gerekçesi ile ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur.