Kira bedelinin tespiti davası açılmadan önce yahut dava açıldıktan sonra kira sözleşmesinin sonra ermesi durumunda yeni kira dönemi başladıktan sonra dava açılmış ise kira sözleşmesi yeni kira dönemi içinde sona ermiş olsa bile hukuki yarar olduğu kabul edilmelidir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi’nin 25/01/2024 tarihli 2022/2041 Esas 2024/182 Karar sayılı ilamında; “Taşınmazın tespiti istenilen dönem içerisinde tahliye edilmiş olmakla birlikte, tahliye tarihine kadar olan dönem için kira bedelinin tespitinin istenilmesinde davacının hukuki yararı bulunmaktadır” şeklinde belirtilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi’nin 05/04/2023 tarihli 2020/1883 Esas 2023/658 Karar sayılı ilamında; “Davalı tarafça, dava konusu taşınmaza ilişkin açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında 10.07.2018 tarihli kararı ile taşınmazın tapu kaydının iptaline karar verildiği, davacının aktif husumeti kalmadığı iddia edilmiş ise de, davacı kiraya verenin dava tarihi itibariyle aktif husumetini bulunduğu ve taşınmazın tapuda devir tarihine kadar kira parasının tespitini istemekte hukuki yararının bulunduğu” şeklinde belirtilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 11/01/2022 tarihli 2020/800 Esas 2022/38 Karar sayılı ilamında; “…Davacı kiracı tarafından kira bedelinin 01.03.2019 tarihinden itibaren tespitine karar verilmesi talep edildiği ve kiralanan 25.03.2019 da tahliye edildiğine göre, 25 günlük için de olsa, taraflar arasında hükmen tespit edilmiş ya da sözleşme ile kararlaştırılmış bir kira bedeli olmadığı için davacının yeni dönem kira bedelinin mahkemece tespiti ile hüküm altına alınmasını istemekte hukuki yararı olduğu” belirtilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi’nin 13/03/2023 tarihli 2020/2576 Esas 2023/525 Karar sayılı ilamında; “Davacının yeni kira dönemi olan 01/05/2018 tarihinden tahliye tarihine kadar kira parasının tespitini talep etmekte hukuki yararının olduğu, kararın buna göre verilmesi gerektiği anlaşılmıştır “ şeklinde belirtilmiştir.
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 29/09/2021 tarihli 2021/350 Esas 2021/1273 Karar sayılı ilamında; “…Davacı vekili 30.09.2020 tarihli dilekçesi ile taşınmazın tahliye edildiğine ilişkin tutanağı dosyaya sunarak 01.05.2020 tarihinden tahliye tarihine kadar olan dönem için kiranın tespitini talep etmiştir. Mahkemece davalının mecuru tahliye ettiği belirtilerek davacının hukuki yararının kalmadığı kabul edilmiş ise de tahliye yeni dönem başladıktan sonra gerçekleştiğinden ve açılan bu davada 01.05.2020 tarihinde başlayan dönem için kira tespiti talep edildiğinden 01.05.2020 - 16.06.2020 dönemi için taraflar arasında uygulanacak kira bedelinin tespitinde davacının hukuki yararı bulunmaktadır” şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 08.03.2012 tarihli 2012/1268 Esas 2012/6193 Karar sayılı ilamında; “…Mahkemece, ilk kira döneminin sona ermesinden itibaren takip eden üç dönem TEFE artış oranında artış yapılmış olup,talep edilen dönem için endeks oranı uygulanamayacağı, kira parasının hak ve nesafete göre belirlenmesi gerektiği, davacının kira parasının tespitini 01.10.2006'dan itibaren istediği, kiralananın 25.09.2007 tarihinde tahliye edildiği, yasal koşullar nedeniyle 01.10.2010 tarihinden itibaren kiranın tespitine karar verilebileceği gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Red kararı süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre, 01.10.2001 tarihli kira sözleşmesinde kira artış şartı bulunmaktadır. Böyle bir artış şartı ihtarnamenin hukuksal önemini ortadan kaldırmaktadır. Ayrıca mecurun bir önceki dönem olan 01.10.2005 dönemine ilişkin kira parasının Sarıyer 1.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/58 esas sayılı dosyasıyla hak ve nesafet kurallarına göre aylık 8.000 TL olarak saptandığı ve bu kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, kira parasının hak ve nesafet kuralları gereğince mahkemece saptanmasını takip eden üç dönem boyunca, şartların değişmemesi ve özel nedenlerin bulunmaması halinde Üretici Fiyat Endeksinin uygulanması suretiyle yeni dönem kira parasının hesap edilmesi gerekir. Hal böyle olunca, dava konusu dönem kira parasının 01.10.2006 tarihinden tahliye tarihine kadar, mahkemece endeks uygulamasına göre belirlenmesi ve bu bedelin hüküm altına alınması gerekirken, davanın yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmediği” gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.