Y. 9. HD. 15.07.2008 T., 2008/3647 E., 2008/20448 K
Taraflar arasındaki, kıdem, ihbar, izin, fazla çalışma ücreti, bayram ve genel tatil ücreti, yüzde beş fazla ödeme ve ikramiye alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde ttemyizen incelenmesi taraflar avukatınca istenilmesi ve davalı avukatıncada duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.7.2008 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat Mutlu Tuna Darbaz geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendi. Duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi Ş.Çil tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1.Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itarazları ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı gazeteci kıdem tazminatı farkı ödetilmesini talep etmiş, mahkemece davalı işverene ait işyerinde geçen hizmet süresi 5 yıldan az olduğu gerekçesiyle isteğin reddine karar verilmiştir.
Gazetecinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için meslek kıdeminin en az 5 yıl olması şarttır. Ancak, bir defa 5 yıllık kıdemin kazanılması durumunda her bir işveren yanında yeni bir 5 yıl kıdem şartı aranmaz.
5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştırılanlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 6. maddesinin 8. fıkrasında, bir defa kıdem tazminatı alan gazetecinin kıdeminin yeni işe giriş tarihinden itibaren hesaplanacağı kuralı mevcuttur. Anılan hüküm, uygulamada gazetecinin kıdemini sıfırlanması olarak bilinse de, en az 5 yıllık meslek kıdeminin sıfırlanması söz konusu olmaz. Bahsi geçen düzenleme, gazetecinin aynı dönme için birden fazla kıdem tazminatı almamasını öngörmektedir. Başka bir anlatımla, gazetecinin önceki işverenden kıdem tazminatını alması durumunda, son işverenin önceki döneme ait meslek kıdeminden sorumlu tutulamayacağı kabul edilmelidir.
Somut olayda davacı gazeteci, davalıya ait işyerinden önce 1.1.1998- 1.12.2000 tarihleri arasında başka bir işverene ait işyerinde gazeteci sıfatıyla çalıştığını ileri sürmektedir. Dosya içinde bulunan Sosyal Sigortalar Kurumu hizmet belgesinde de belirtilen dönemde başka bir işverene ait işyerinde çalışması görünmektedir. Mahkemece konu üzerinde durulmalı ve sözü edilen çalışmaların 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştırılanlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun kapsamında kalıp kalmadığı değerlendirilmelidir. Buna göre 5 yıllık meslek kıdeminin tamamlanmış olması halinde kıdem tazminatı hesabı yapılmalı, fesih hususunda değerlendirilmek suretiyle hak kazanması durumunda fark kıdem tazminatına karar verilmelidir.
3-5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştırılanlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun 14. ve ek madde 1. maddelerinde, ücret ve bazı işçilik alacaklarının gününde ödenmemesi halinde günlük yüzde beş fazlasıyla ödeneceği hükme bağlanmıştır. Düzenlemenin amacı, gazetecinin ücret ve diğer bazı işçilik alacaklarını güvence altına almak ve kitleleri doğru bilgilendirme gibi önemli bir görevi de olan gazeteciye belli bir oranda iş güvencesi sağlamaktır. Gerçekten gazetecinin emeğinin karşılığı olan hakları yeterince güvence altına alınmadığı taktirde, göreviyle ilgili konularda bağımsızlığı ve hatta tarafsızlığından söz edilemez. Bu nedenle yasa koyucu gazeteciler yönünden ücret ve bazı diğer hakları koruma çabası içine girmiştir. Amaç, gazetecinin ücret ve diğer işçilik haklarının gününde ödenmesini sağlamaktır. İşverenin yasa hükmüne uyması durumunda günlük yüzde beş fazla ödeme bakımından bir yaptırım gündeme gelmez. Buna karşın ödemelerin gecikmesi halinde günlük yüzde beş fazla ödeme kuralı yıllık %1825 oranına karşılık geldiğinden kısa süre içinde önemli miktara ulaşabilmektedir. Söz konusu hüküm gazeteci yönünden de bir zenginleşme aracı olarak kullanılmamalıdır.
Günlük yüzde beş fazlasıyla ödemeye dair alacaklardan indirim yapılıp yapılmayacağı konusu çeşitli içtihat aykırılıklarına konu olmuş ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 24.12.1973 gün ve 1973/4 E., 1973/6 K. sayılı kararı uyarınca Borçlar Kanunun 44. maddesi uyarınca indirime gidilmesi gerektiği kabul edilmiştir. Yapılacak olan indirimde Borçlar Kanunun ilgili hükmü çerçevesinde ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek bir sonuca gidilmesi gerekir.
Somut olayda fazla çalışma ile bayram ve genel tatil alacaklarından ½ oranında taktiri indirime gidildikten sonra, hüküm altına alınan asıl alacak miktarına göre belirlenen günlük yüzde beş fazlasından %95 oranında indirim yapılmıştır. Davacı gazeteci iş sözleşmesini fazla çalışma ile bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle feshetmiştir. Davayı da fesih tarihinden itibaren kısa süre içinde açmıştır. Yapılan indirim, yasanın sağladığı koruma amacını ortadan kaldırabilecek niteliktedir. Öyle ki kabul edilen miktar yaklaşık olarak toplam asıl alacak miktarları kadardır. Daha düşük bir oran gözetilerek indirime gidilmesi gerekir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.07.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.