ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Yemin teklif edecek olan taraf, ispat yükü üzerine düşen fakat bu iddiasını veyahut savunmasını ispatlayamamış olandır.

Yemin teklif edecek olan taraf, ispat yükü üzerine düşen fakat bu iddiasını veyahut savunmasını ispatlayamamış olandır.

Yargıtay 22. HD., 16.05.2017 T., 2017/29201 E., 2017/11235 K

 

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin ihbar tazminatı, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile asgari geçim indirimi alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalılar, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, davalı ... Belediye Başkanlığı vekili ve davalı ... Taşımacılık Gıda Bilgisayar Kırtasiye Temizlik Malzemeleri ... Tic. Ltd. Şti. temsilcisi temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

Somut uyuşmazlıkta, düzenlenen kök bilirkişi raporunda, taraf tanıklarının anlatımları değerlendirilerek, davacının dini bayramlarda bir gün harici ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı esas alınarak, yüzde otuz oranında indirim de uygulanarak ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacı asilin, tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığına dair yemin etmesi üzerine, Mahkemece davacı asilin yemininin nazara alınarak hesaplama yapılması için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiştir. Ek bilirkişi raporunda, davacı asilin yemini nazara alınarak, tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığı esas alınmış ve yeniden hesaplama yapılmıştır. Mahkemece, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarında, davacı asilin yemininin kesin delil olduğu gerekçesiyle, ek bilirkişi raporu hesaplamalarına itibar edilmiş ve ayrıca aynı sebeple takdiri indirim de uygulanmaması gerektiği benimsenmiştir. Ne var ki, yemin teklifi, vakıaya ilişkin ispat yükü üzerinde olan tarafça diğer tarafa karşı yapılır. Söz konusu tatil çalışmasının varlığını kanıtlama yükümlülüğünün davacı taraf üzerinde olduğu nazara alındığında, davacının tüm ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığına dair yemininin kendi lehine delil olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Mahkemece, bu yöne dikkat edilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.

Hafta tatili ücreti alacağında ise, düzenlenen kök bilirkişi raporunda husumetli davacı tanığı beyanına itibar edilerek, davacının ayda üç hafta tatili gününde çalıştığı kabul edilmiştir. Davacının tüm hafta tatillerinde çalıştığına dair yemin etmesi akabinde düzenlenen ek bilirkişi raporunda ise, yemin beyanı nazara alınarak tüm hafta tatillerinde çalışıldığı esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Mahkemece, yemin delililin kesin delil olması gerekçesiyle, ek bilirkişi raporu hesaplamalarına itibar edilmiş ve takdiri indirim de uygulanmamıştır. Öncelikle, yukarıda da belirtildiği üzere, tatil çalışmasının varlığını kanıtlama yükümlülüğünün davacı taraf üzerinde olduğu nazara alındığında, davacının söz konusu çalışmaya dair yemininin kendi lehine delil olduğunun kabul edilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, davacının hafta tatili çalışması yaptığına ilişkin tek delil, husumetli davacı tanığı Seyithan Kurt’un beyanı olup, salt husumetli tanık beyanıyla sonuca gidilmesi de yerinde değildir. Husumeti bulunmayan davacı tanığının, davacının hafta tatili çalışması olup olmadığı hususunda bilgisi bulunmadığını ifade etmiş, davalı tanığı ise davacının her pazar günü tatil yaptığını ifade etmiştir. Bu yönler nazara alındığında, usulünce kanıtlanmadığı nazara alınarak hafta tatili ücreti talebinin reddine karar verilmelidir.

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, asgari geçim indirimi alacağının hesaplanmasında, işçinin dördüncü çocuğunun doğum tarihine ilişkin kabulün, UYAP üzerinden incelenen nüfus kaydıyla uyuşmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, nüfus kaydına göre çocuklarının doğum tarihine dikkat edilerek, tarih aralıklarına göre ödenmesi gereken asgari geçim indirimi tutarları tespit edilmeli ve dosyaya sunulan belgelere göre ödenen tutarlar da mahsup edilerek sonuca gidilmelidir.

Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 16.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.