ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Yargıtay, açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun tanıkla ispat edilemeyeceği hususunu benimsemiştir.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 11.12.2018 tarih, 2016/23-1347 E., 2018/634 K.; “Sanıkların, R. K. adına miktarı yazılmamış iki adet Genel Kredi Sözleşmesini kefil sıfatıyla katılana imzalattıklarının iddia ve kabul olunması ve sanıkların savunmalarında atılı suçu kabul etmemeleri karşısında; eylemlerin kül halinde açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturacağı yönündeki mahkeme kabulünde isabetsizlik bulunmadığı; TCK’nin 209. maddesindeki açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun oluşması için Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 24/03/1989 gün ve 1988/1 1989/2 sayılı ilâmında açıklandığı üzere; senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğunun yazılı delille ispatı zorunlu olup, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun cevaz verdiği haller dışında iddianın yazılı delille ispatı gerekeceği; katılanın soyut iddiası dışında, suça konu sözleşmelerin aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğuna dair yazılı delil bulunmadığı gözetilmeden sanıklar hakkında beraat yerine mâhkumiyet hükümleri kurulması…” Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 27.02.2020 tarih, 2019/4887 E., 2020/1919 K.; Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 18.02.2020 tarih, 2017/16654 E., 2020/1489 K.; Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 12.02.2020 tarih, 2019/9370 E., 2020/1235 K.; Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 10.03.2020 tarih, 2018/324 E., 2020/2265 K