ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Yağma, hırsızlık ve cebir/tehdit suçları

malın alınması sırasında  ya da akabinde (malın alınmasını takiben) fiili işlemek veya tamamlamak, ya da malı  muhafaza etmek, malı kaçırmak veya cezadan kurtulmak amacıyla mal sahibine veya olay  yerine gelen başka kişiye karşı cebir veya tehdide başvurulması durumunda fail yağma  suçundan değil; hırsızlık ve cebir/tehdit suçlarından sorumlu olacaktır

“Mağdur ...'ın evinin balkonuna kilitli ancak herhangi bir yere bağlanmadan muhafaza ettiği motorunun saat 23:00 sularında sanık ... ve arkadaşı tarafından çalınmak istediği sırada olayın çevreden duyulup, görülmesiyle sanık ... ve arkadaşının motoru attıkları yerden almadan kaçmaya başladıkları durumdan haberdar olan mağdur ... ve ...'ın bir başka motor ile sanıkları takibe başladıkları 300 metre sonra yaklaştıklarında sanık ...'ın kendini kurtarmak amacıyla 6136 Sayılı Kanun kapsamında kalan silahıyla mağdur ...'ın hayati tehlike geçirmeyecek basit tıbbi müdahele ile giderilemeyecek 15 gün iş gücünden kalacak şekilde yaraladığı olayda, sanığın eylemin 765 Sayılı TCK'nın 495/2 delaletiyle aynı kanun 497/1, 102/3, 104/2; 456/1, 457/1, 6136 Sayılı Kanun'un 13/1, 102/4, 104/2; 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı Yasada dolaylı yağma suçuna yönelik bir düzenleme bulunmadığından sanığın eylemi TCK'nın 142/1-b, 143, 35; 116/1-4, 119/1-c, 66/1-d, 67/4; 86/1-3 ( c ), 6136 Sayılı Kanun'un 13/1, 66/1-e, 67/4 maddeleri kapsamında kaldığı halde 116/1-4, 119/1-c maddeleri ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmaması …” bozmayı gerektirmiştir, Yargıtay 6. CD, 5.4.2018, E. 2015/4856, K. 2018/2664; “Mağdur ...'in motosikletini oturduğu mahalledeki kahvehanenin önüne bırakıp kahvehaneye girdiği, bir süre sonra kahvehaneye giren tanık A.'in iki şahsın motosiklete binip gittiklerini söylemesi üzerine motosikletini alan şahısları aramaya başlayan mağdurun motosiklet üzerinde sanık ... ve Y.'ı görüp müdahale ettiği, sanık ve suç arkadaşı ile mağdur arasında yaşanan boğuşma sırasında içlerinden birinin yerden aldığı tuğla ile mağdurun başına vurup motosikleti orda bırakarak kaçtıkları olayda; Suç tarihinde 15 18 yaş grubunda bulunduğu anlaşılan sanığın eyleminin 765 Sayılı TCK'nin 495/2 delaletiyle aynı kanun 497/1, 102/3, 104/2; 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı Yasada dolaylı yağma suçuna yönelik bir düzenleme bulunmadığından sanığın eylemi TCK'nin 142/1-b, 86/2-3(e), 66/1-e, 67/4. maddeleri kapsamında kaldığı, her iki kanun ve hükümlerin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2, 5252 Sayılı Kanun'un 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 5237 Sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Yasanın 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 ay kesintili zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 16.12.2001 tarihinden karar tarihi olan 24.11.2015 gününe kadar zamanaşımına uğradığının dikkate alınmaması…” bozmayı gerektirmiştir, Yargıtay 6. CD, 20.3.2019, E. 2016/6533, K. 2019/1842 Yargıtay 6. CD, 25.4.2018, E. 2017/2157, K. 2018/3389; Yargıtay 17.CD, 13.2.2018, E. 2016/8241, K. 2018/1556; YCGK, 19.12.2006, E. 2006/6-315, K. 2006/303