Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 06.07.2020 tarih ve 2019/154 E. 2020/3793 K. sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK'nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerindeki temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
1) Dosya kapsamına göre; sanığın aşamalarda, inkara yönelik savunmada bulunması ve 18/08/2018 tarihli “fiziki takip, üst arama, el koyma ve yakalama tutanağı” başlıklı tutanakta belirtilen “uyuşturucu madde alışverişine” ilişkin fiziki takibi kabul etmemesi karşısında, fiziki takibe katılan tutanak düzenleyici kolluk görevlilerinin usulüne uygun şekilde duruşmaya davet edilerek, tanık sıfatı ile beyanlarına başvurulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2) Dosyada yer alan 18/08/2018 tarihli “fiziki takip, üst arama, el koyma ve yakalama tutanağı” başlıklı tutanakta, “uyuşturucu madde satışının gerçekleştiği iddia edilen yer” olarak “Konya İli, Karatay İlçesi, ...’ta bulunan boş arazinin” gösterildiği; yine dosyada bulunan aynı tarihli “tutanak” başlıklı krokili tutanakta ise, TCK’nın 188/4-b maddesi uyarınca mesafe tespitinin, “uyuşturucu madde satışının gerçekleştiği konum” yerine, “sanığın olay sonrası yakalandığı konuma” göre yapıldığı anlaşılmakla; “uyuşturucu madde satışının gerçekleştiği iddia edilen yerin”, tutanakta belirtilen ..... İlkokulu’na mutad ulaşım yolları ile (yaya yürüme yada araçla tespit edilecek) mesafesinin iki yüz metreden yakın olup olmadığının tespiti açısından, 18/08/2018 tarihinde fiziki takibe katılan tutanak düzenleyici kolluk görevlilerinin tanık sıfatı ile katılımları ve yer göstermeleri ile mahallinde keşif yapılarak, uzman bilirkişiden rapor aldırılması, sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 188/4-b maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3) Kabule göre de; hükümden sonra 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 10. maddesi ile TCK’nın 53/3. fıkrasında yapılan değişiklik nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olup, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nin 25/10/2018 tarihli, 2018/1773 esas ve 2018/1025 karar sayılı hükmü hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 304/2. maddesine eklenen (b) bendi uyarınca dosyanın Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmesine, 06/07/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi