“Davaya konu bağımsız bölümün İstanbul Bir No.lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nce verilip kesinleşen 29.09.1995 tarih ve 124/178 sayılı karar ile terör örgütü malı kabul edilerek müsadere kapsamına alındığı sabittir ve tartışmasızdır. Mahkemece davacı Hazinenin TCK’nın 36. maddesine ve kesinleşen karara dayanarak bu tür bir tapu iptal ve tescil davasını açabileceği gerekçe gösterilip davanın kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtelim ki; 19.11.1996 tarih ve 22822 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Karaparanın Aklanmasının Önlenmesi“ne İlişkin 4208 sayılı Kanun’un 7. maddesinde; karapara aklama suçu fiillerini işleyenlerin, iki seneden beş seneye kadar hapis ve aklanan karaparanın bir katı ağır para cezasıyla cezalandırılacağı öngörülmüş; maddenin devamında “Nemaları dâhil olmak üzere karapara kapsamındaki mal ve değerler ile bunların ele geçirilmemesi halinde bunlara tekabül eden malvarlığının müsaderesine de hükmolunur.“ ifadelerine yer verilmiştir. Ayrıca, ikinci fıkrasında da, “Karapara, terör suçlarından veya Türkiye’ye ithali veya Türkiye’den ihracı kanunla yasaklanmış herhangi bir madde veya eşya kaçakçılığından elde edilmiş veya suç yukarıda belirtilen terör suçlarına kaynak sağlamak amacıyla işlenmiş ise... denilerek cezayı arttırıcı nedenler açıklanmıştır. O halde, davanın kabul edilmiş olmasında bir usulsüzlük ve yukarıda belirtilen yasal düzenlemelere aykırılık yoktur.“ ;Yarg. 1. HD., 27.04.1999 tarih ve 1999/2872-4266 sayılı kararı
