İlgili yasal düzenleme sebebiyle bu kişiye kayyım atanması işlemi, ortaklığın giderilmesi davası bakımından bekletici sorun teşkil edecektir.
Yarg. 6. HD., 2011/11966 E., 2012/431 K
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... ve arkadaşlarını temsilen Hazine vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, bir adet taşınmazda paydaşlığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş, hüküm hazine vekili tarafından temyiz etmiştir.
Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya bir kaçı diğer paydaşlara karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Mal memurlarının kayyım tayin edilmesine dair 3561 sayılı yasanın 5793 sayılı yasanın 22.maddesi ile 24.07.2008 tarihinde değiştirilen 2. maddesine göre bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır, Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması halinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder.
Olayımıza gelince; Davaya konu 972 ada 7 parsele ait tapu kaydında paydaş olan ... ve ...’nın baba adları kim oldukları belli olmadığına göre adı geçen davalıların ve hazinenin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla 3561 sayılı yasa gereğince kayyım tayin edilmesi gerekmektedir. Mahkemece kayyım olarak Hazine vekili adına duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmasına karar verilmiş ise de, Kayyım tayini paydaşlığın giderilmesi davası sırasında bir ara kararı ile yerine getirilemez. Mahkemece, davacı tarafa adı geçen davalılara 3561 sayılı yasa gereğince kayyım tayini davası açılmak üzere yetki ve süre verilmesi, davanın yetkili ve görevli sulh hukuk mahkemesince ayrı bir dava olarak ele alınıp, gerekli araştırmalar yapılarak sonucuna göre kayyım tayini kararı verilmesi gerekmektedir. Mahkemece usulüne uygun olarak tayin edilen kayyım huzurunda yargılama yapılması gerekirken usulsüz kayyım tayini ile taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.