Y. 9. HD. 26.12.2011 T., 2009/35409 E., 2011/49321 K
Davacı vekili, davacı işçinin davalıya ait gemilerde gemiadamı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, yıllık ücretli izin, fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi B.Kar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili davacının davalıya ait gemilerde gemiadamı olarak çalıştığını, 15.07.2005 tarihinde izne ayrılmak için izin istediğini ve 27.07.2005 tarihinde izne ayrıldığını, izin dönüşü işe alınmadığını, davacının izin kullanmadığını, fazla mesai ve tatillerde çalıştığını, çalışmadığı süre için ücrete de hak kazandığını, bu ücretin ödenmediğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret, yıllık ücretli izin, fazla mesai ve tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davacının 15.07.2005 tarihinde ayrılmak istediğini, ayrılma dilekçesinde izinden söz edilmediğini, kendisi ayrıldığı için kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmayacağını, ayrıca davacı ile belirli süreli iş sözleşmesi imzalandığını, davacının ihtarına da aynı nedenle cevap verildiğini ve her ne kadar kendisi ayrılmış ise de uygun pozisyon olduğunda iş verileceğinin belirtildiğini, faiz isteminin hatalı olduğunu, gemide fazla mesai yapılmadığını, zamanaşımına uğradığını, izin alacağının da olmadığını, gemi jurnallerinin incelenmesinden anlaşılacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan hesap raporuna itibar edilerek, davacı gemiadamının 27.07.2005 tarihinde izne ayrıldığı, izin sonrası işe başlatılmayarak iş sözleşmesinin 26.08.2005 tarihinde davalı işveren tarafından haksız feshedildiği, davacının kullanmadığı yıllık izinleri bulunduğu, hafta tatili dahil bir haftada 56 saat çalıştığı, fazla mesai ve hafta tatil ücretinin ödenmediği, davacının izne gönderildiği 27.07.2005-26.08.2005 tarihleri arası ücretinin ödenmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve kıdem tazminatına en yüksek banka mevduat faizi yürütülmüştür.
D) Temyiz:
Karar davalı vekili tarafından cevap nedenleri ile temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Deniz İş Kanununun 20/2 maddesi uyarınca “Gemi adamlarının kıdemleri hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik gemilerinde ve hizmetinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır”. Kıdem süresinin belirlenmesinde işverenin aynı gemisinde geçen çalışma aranmamış, aynı işverenin değişik gemilerinde ve hizmetinde geçen sürelerinde birleştirileceği belirtilmiştir. Elbette burada gemiadamının gemi işyerinde iken deniz taşıma işinde çalışması yanında, aynı işveren ait deniz taşıma işi olmayan işyerinde geçen hizmeti de bulunabilir. Gemiadamının gemi işyerinde geçen süresi ile gemi işyeri sayılmayan ve deniz taşıma işi dışındaki hizmetinin birleştirileceği öngörülmüştür.
Dosyaya sunulan kayıtlara işveren yazıları ve hizmet belgelerine göre davacı gemiadamı davalı işveren ait birden fazla gemide 03.01.2001-27.07.2005 tarihleri arası aralıklı olarak çalışmıştır. 27.07.2005 tarihinde izin dilekçesi veren, davacının işten çıkışı bildirilmiştir. Mahkemece izin dönüşün işe alınmayan gemi adamının iş sözleşmesinin 26.08.2005 tarihinde feshedildiği ve bu tarihe göre tazminat ve alacaklara hak kazandığının kabulü isabetlidir. Ancak davacının her çalıştığı gemi işyerinde ayrılışından sonra hizmet belgesi düzenlendiği, bir gemi işyerinden ayrılışından sonra diğer bir gemi işyerine girmesi arasında gemide çalışılmayan süre bulunduğu, hükme esas bu sürelerin fazla mesai ve tatil çalışmalarında dikkate alınmamasına rağmen tazminat ve yıllık ücretli izin alacağında davacının aralıksız çalışmasının kabul edildiği anlaşılmaktadır. Hükme esas bilirkişi raporunda davalıya ait tüm gemilerde geçen hizmet sürelerinin birleştirilmesi yasaya uygundur. Ancak gemilerde geçen süre dışında davacı gemidamının gemi işyeri dışında bir hizmette çalışıp çalışmadığı anlaşılamamaktadır. Gemilerde geçmeyen sürede davacının fiilen çalışıp çalışmadığı saptanmadan bu sürelerin tazminatı ve yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınması hatalıdır.
3- 854 sayılı Deniz İş Kanunu’nda İş Kanunu’nda gibi açıkça kıdem tazminatı için bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı öngörülmediğinden, kıdem tazminatı için yasal faiz yürütülecektir. Mahkemece davacı gemiadamının kıdem tazminatına en yüksek banka mevduat faizi uygulanmasına karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.