ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Yemin teklif edildiği tarih olup bu tarihte tüzel kişinin temsilcisi kim ise onun yemin etmesi gereklidir.

Tüzel kişi adına yemin edecek kişinin belirlenmesinde yemin konusu işlemin yapıldığı tarih ile yemin teklif edildiği tarih arasında bir ayrıma gidilmesi uygun olacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken tarih yemin teklif edildiği tarih olup bu tarihte tüzel kişinin temsilcisi kim ise onun yemin etmesi gereklidir.

‘‘…HMK'nın 232/2. maddesi uyarınca tüzel kişiye teklif edilen yemin, tüzel kişinin yetkili organı tarafından eda edilir. Bu temsilci, yemin konusu işlemin yapıldığı tarihteki değil, yemin teklif edildiği zamandaki temsilcidir. Ayrıca, birlikte temsil söz konusu olduğu takdirde yeminin bağlayıcı olabilmesi için birlikte temsile yetkili kişilerin tamamının da yemin etmesi zorunludur. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 2001, İstanbul, 6. baskı, cilt III, sh.2546; İcra İflas Hukuku El Kitabı, 2013, Ankara 2. baskı, s. 1304) HMK'nın 229. maddesi uyarınca, yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır. Somut olayda; davalı Şirketi adına 30.11.2015 tarihi itibariyle .... Evli'nin yemini eda ettiği, ancak Ordu Ticaret Sicil Memurluğundan dosyaya gelen yazı ile davalı şirkete 05.02.2014 tarihinde on yıl süre ile şirket müdürü olarak Süleyman Gedikmiş atanmış olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. Davalı şirket adına yemin eden.... Evli'nin, yemin konusu işlemin yapıldığı tarihteki temsilci olması karşısında, davalı şirket adına yeminin bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı Şirketi adına.... Evli tarafından yapılan yemin yok hükmündedir. Bu durumda, mahkemece; davalı şirketi adına yemin edecek kişinin belirlenerek usulüne uygun olarak yemin yaptırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.’’ 3. HD., 20.2.2017 T., 2017/9721 E., 2017/1655