ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Yargıtay, takograf cihazından alınan çıktının belge mahiyetinde olmadığına hükmetmiştir.

“Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanığın kendisine ait araçta bulunan takograf cihazına vefat eden abisine ait gerçek sürücü belgesini takıp, cihazdan alınan çıktı belgesini kullanmak suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul edilmiştir. Ancak belgede sahtecilik suçunun oluşabilmesi için, suçun maddi unsuru ve konusunun belge niteliğini taşıması gerekmektedir. Kanunda belge tanımlanmamış, kavramın tanımı ve açıklanması doktrin ve uygulama ile belirlenmiştir. Buna göre belgenin yazılı olması, hukuki değer ihtiva etmesi, düzenleyicisinin belli ve imzalı olması gerekir. Ayrıca, suçun oluşabilmesi için belgenin, konunun uzmanı olmayan kişileri aldatabilecek nitelikte olması ve bu konunun objektif olarak saptanması gerekmektedir. Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince, 16.09.2005 tarihli kolluk tutanağına göre, sanığın aracı ile kaza yapması sonucu olay yerine gelen polis ekiplerince araçtaki takograf cihazında sanığın kardeşine ait sürücü belgesinin bulunduğu, aslı dosyada bulunan 24 saati içeren fiş şeklindeki çıktı belgesi ile de bu durumunun sabit olduğu tespit edilmiş ise de; gerçek sürücü belgesinin takılı olduğu cihazdan alınan çıktının belge niteliği taşımadığı bu nedenle belgede sahtecilik suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı, gözetilmeden sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,”, Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 20.01.2021 tarih, 2018/4631 E., 2021/423 K