ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Uyuşturucu Veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma Deliller

YARGITAY
10. Ceza Dairesi 2009/3321 E.N , 2012/3370 K.N.

İlgili Kavramlar

BEYAN DELİLİ
DELİLLERİ TAKDİR YETKİSİ
UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE TİCARETİ YAPMA

Özet
HAKİM KARARINI ANCAK DURUŞMAYA GETİRİLMİŞ VE HUZURUNDA TARTIŞILMIŞ DELİLLERE DAYANDIRABİLİR.

BEYANI HÜKME ESAS ALINAN TANIK, HUZURDA DİNLENMELİ VE SONUCUNA GÖRE SANIĞIN HUKUKİ DURUMU BELİRLENMELİDİR.


İçtihat Metni

Dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:

1- 16.04.2004 tarihinde (X) muhbire dört paket halinde eroin satarken yakalandığı belirtilen ve hakkında ayrı bir dava açılan Ahmet'in, Cumhuriyet Savcısı tarafından 20.04.2004 tarihinde alınan ek ifadesinde, daha önce sanık Hasan'a iki kilo esrar sattığını söylemesi üzerine, sanığın evinde yapılan aramada net 274 gram esrar bulunduğu; sanığın, Ahmet'ten kullanmak için esrar aldığını, aldığı esrardan iki üç kez içtiğini, kalan esrarın evinde ele geçirildiğini savunduğu; Ahmet'in beyanı hükme esas alınarak sanığın fiilinin "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun kabul edildiği anlaşılmıştır.

CMK'nın 217. maddesinin birinci fıkrasına göre, hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Dayanılan beyan delili ise, beyanda bulunan kişinin taraflara soru sorma hakkı da tanınarak huzurda dinlenmesi gerekir.

Somut olayla ilgili olarak, beyanı hükme esas alınan Ahmet'in huzurda tanık olarak dinlenmesi ve sonucuna göre fiilinin "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" ya da "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçlarından hangisini oluşturduğu tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmayla hüküm kurulması,

2- Kabule göre; adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun'un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu'nun 04.04.2007 tarihli ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün (BOZULMASINA), 06.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.