ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

Belgenin gerçeğe aykırı biçimde düzenlenmesi (fikri sahtecilik)

Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 10.10.2019 tarih, 2019/948 E., 2019/7209 K

Sanıklar müdafiinin temyiz talebinin sadece vekalet ücreti verilmesine yönelik; Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin ise hükümlerin esasına yönelik olduğu belirlenerek inceleme yapılmıştır.

İstanbul Emniyet Müdürlüğünde görevli polis memurları olan sanıklar hakkında, katılan ... ile tanık ... arasında telefon görüşmesi olmadığı hâlde görüşme yapılmış gibi 18.01.2008 tarihli iletişim tespit tutanağı düzenledikleri iddia ve mahkemece de kabul edilen olayda; belgelerin sahte oluşturulduğunun kabulu nedeniyle, sanıklara yüklenen ve TCK’nin 204/2. maddesinde düzenlenen “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçunun unsurları itibarıyla oluştuğu gözetilmeden, dosya kapsamına uygun düşmeyen ve yetersiz gerekçe ile sanıkların beraatlerine karar verilmesi, yasaya aykırı,

Katılanın 07.07.2015 tarihli dilekçesinde, sanıkların terör örgütü üyesi olarak hareket ettiklerini belirtmesi, UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, sanıklar hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan soruşturma ve kovuşturma dosyalarının bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanıklar hakkındaki “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan yürütülen soruşturma ve kovuşturma dosyalarının getirtilip incelenerek, yüklenen suçun 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 1. maddesinde belirtilen amaçlar doğrultusunda suç işlemek üzere kurulmuş bir terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğinin ve aynı Kanun’un 5. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Kabule göre ise; 1136 sayılı Kanun'un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafii, Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 10.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.