Yemini eda edecek olan tarafın yemin metninde ve sorulacak sorularda değişiklik talep etmeye hakkı bulunmaktadır. Yemini eda edecek olan taraf bu hakkına binaen bir değişiklik talep etmişse hâkim yemin teklif eden tarafın da görüşünü sormak suretiyle bir karar verecektir. Ancak kendisine daha önce yemin davetiyesi gönderilmiş olan taraf, burada yemine ilişkin sorular belirtildiğinden, itiraz hakkını kullanmamışsa yeni sorular sorulması mümkün değildir.
"Avukatımın sunmuş olduğu yemin metnindeki beyanları birebir kabul ediyorum. Oradaki beyanlar doğrudur. Bende talep edilen eşya, altın ve paraların hiç birisi kalmamıştır. Bu hususta avukatımın sunduğu yemin metninde olduğu gibi yemin ediyorum." şeklinde yemin ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre, davalı X. , yemin teklif eden davacı tarafın, metnine göre değil, kendi vekilinin hazırladığı metne göre yemin etmiş olduğundan, eda edilen yeminin, kanunun aradığı şekle uygun olmadığı, bu bağlamda davalı X. 'ün yeminden kaçındığı açıktır. Hal böyle olunca mahkemece; yasanın öngördüğü şekle aykırı olarak eda edilen yeminin, yeminden kaçınma olarak değerlendirilmesi gerekirken, yanılgı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.’’ 3. HD., 11.12.2014 T., 2014/7805 E., 2014/16397 K.
‘‘Somut olayda, davalı vekili, davacı ile icar sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşme karşılığında toplam 15.000 TL’nin ödendiğini savunmuş, yemin talebinde bulunduğu 07.01.2015 tarihli dilekçesinde de davacı tarafa yapılan ödemelerle ilgili yemin deliline dayandığını belirtmiştir. Mahkemece verilen kesin süre içinde davalı tarafından “ Miras bırakan annem Emine Kurt’tan bana intikal eden dava konusu taşınmazlardaki hisselerimle ilgili olarak 2007 yılından itibaren 2013 yılına kadar davalı ... ile sözlü olarak icra sözleşmesi yapmadım. Hisselerimdeki ...’ın kullandığını iddia ettiğim yerlerle ilgili, beş yıllık icar bedeli olarak; 2011 yazında 5000- TL, ve sonra muhtelif tarihlerde de elden 2 kez 5000’er lira olmak üzere toplam 15.000 –TL ...’tan almadım. Köy yerinde de icar paraları elden alınıp verilmez....” şeklinde yemin metni hazırlanmış, hazırlanan yemin metni davacı asil ve vekiline tebliğ edilmiştir. Ne var ki, mahkemece davacı asile teklif edilen yemin metni denetlenmediği gibi teklif edilen yemin metni içeriğinin davalının savunması dışında ve davacının kendisinden kaynaklanmayan vakıaları içerdiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan hususlar göz önünde bulundurularak mahkemece, öncelikle yemin teklif eden davalı tarafa kesin süre verilerek, icar sözleşmesi ve ödeme savunması doğrultusunda yemin metni hazırlanmasının istenmesi, hazırlanacak yemin metni denetlenerek davacı tarafın itirazları da dikkate alınıp davacının bilgisi dâhilinde olabilecek hususların dikkate alınarak yemin metninin düzenlenmesi, karşı tarafın yemini kendisine teklif edilen yemin metni çerçevesinde eda etmesinin sağlanması, ondan sonra hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun düzenlenmeyen yemin metninden kaçınıldığından bahisle yazılı şekilde davanın reddi yönünde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.’’ 8. HD., 23.1.2019 T., 2018/2854 E., 2019/749 K