Hukuki dinlenilme hakkı kapsamında sözlü yargılama ve duruşma yapılması zorunlu değildir. Dosya üzerinden karar verilebilen ve duruşma yapılmasının zorunlu olmadığı haller bakımından taraflar dilekçeleri vasıtasıyla yazılı beyanlarını, iddia ve savunmalarını mahkeme huzuruna sunabilir. Ancak duruşma yapılması gereken hallerde de duruşma yapılmasından kaçınılarak tarafın açıklama ve ispat hakkının ihlal edilmemesi gerekir.
Yargıtay 11. HD., 05.02.2001 T., 9783/768
Taraflar arasında görülen davada (İstanbul Asliye Üçüncü Ticaret Mahkemesince verilen 9.5.2000 tarih ve 2000/429-2000/524 sayılı kararın Yargıtay´ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar, dava dilekçelerinde davalı kooperatif azınlık grubu olarak, yazılı olan gündem maddelerinin görüşülmesi amacıyla kooperatif genel kurulunun olağanüstü toplantıya çağrılmasına izin verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu, istemin 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 44 ve kooperatif ana sözleşmesinin 27. maddesindeki koşulları içerdiği gerekçesiyle ekli gündem maddelerini görüşmek üzere davacılara genel kurul olağanüstü toplantıya çağırma yetki ve izninin verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı kooperatif vekilince temyiz edilmiştir.
1. Davacılar, davalı kooperatifi hasım göstererek kooperatif genel kurulunun olağanüstü toplantıya çağrılması için izin verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece, davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmeksizin, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda dava karara bağlanmıştır.
Bu kabil davaların duruşma yapılmaksızın evrak üzerinde incelenme olanağı vardır. Ancak, davanın hasımlı açılması koşulu da yerine getirildiğine göre, mahkemece davalıya dava dilekçesi tebliğ edilerek, alınacak cevaba göre, duruşmalı incelenme zorunluluğu ortaya çıktığı takdirde, duruşma açılması ve taraf delillerinin toplanması veya cevap verilmemiş yahut araştırmaya gerek yoksa, evrak üzerinde inceleme yapılarak sonucu çerçevesinde bir karar verilmek gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik inceleme hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
2. Bozma sebep ve şekline göre, sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
Sonuç: Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına (BOZULMASINA), (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 5.2.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.