ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

mağdurun yokluğunda yapılan tehditlerde silahın varlığını nitelikli hal saymamakta, mağdurun silahı görüp görmediğini araştırmaktadır.

“…Mağdurun yokluğunda gerçekleştirilen tehdit eyleminin, silahla tehdit suçunu oluşturabilmesi bakımından, silahın, mağdurun evi, arabası gibi daimi kullanımında olan eşyalarında hasar, iz, emare gibi belirtiler oluşturacak ve bu suretle tehdidin mağdurun üzerinde meydana getirdiği korkunun etkisini artıracak tarzda kullanılması icap eder. Bu itibarla, mağdurun yokluğunda gerçekleşen tehdit eyleminde, salt silah teşhir edilmiş olması, suçun nitelikli halinin oluşumu için yeterli sayılamayacaktır…”, Yargıtay. 4. CD., 14.11.2013 tarih, 2012/14509 E., 2013/28353 K.

“…Tehdit suçunun nitelikli hali olan silahla tehdidin kabulü için, silahın tehdit suçunda bizzat mağdura yönelik olarak gösterilip mağdurun üzerindeki etkisini artıracak biçimde teşhiri veya kullanılması gerekir, ya da mağdurun yokluğunda gerçekleştirilen tehdit eyleminin, silahla tehdit suçunu oluşturabilmesi bakımından, silahın, mağdurun evi, arabası gibi daimi kullanımında olan eşyalarında hasar, iz, emare gibi belirtiler oluşturacak ve bu suretle tehdidin mağdurun üzerinde meydana getirdiği korkunun etkisini artıracak tarzda kullanılması icap eder. Bu itibarla, mağdurun yokluğunda gerçekleşen tehdit eyleminde, salt silah teşhir edilmiş olması, suçun nitelikli halinin oluşumu için yeterli sayılamayacaktır. Yargılamaya konu somut olayda, sanığın, mağdur Bahar Arslan ile tartıştıktan sonra, mağdurun odaya girerek kapıyı kilitlediği, sanığın mağdurun gıyabında, eline almış olduğu bıçakla "beni bırakın onu keseceğim" diyerek gıyapta tehdit ettiğinin anlaşılması karşısında, eylemin TCK'nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturacağı düşünülmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde hüküm kurulması…”, Yargıtay. 4. CD. 14.01.2019 tarih, 2014/ 40767E. 2019/154 K