ONLİNE ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYIN

ARAÇTA 8500 LİTRE KAÇAK AKARYAKIT ELE GEÇİRİLMESİ-ARAÇ ŞOFÖRÜ OLAN SANIĞIN - BİLGİSİ DIŞINDA BU MİKTARDA KAÇAK AKARYAKITIN ARACIN GİZLİ BÖLMESİNE YÜKLENMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞI

Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/1999 E. 2024/6778 K. 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2015/194 E., 2016/163 K.

SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat, kaçak akaryakıtın müsaderesi, nakil araçlarının iadesi

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, temyiz isteklerinin süresinde olduğu, temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. TEMYİZ SEBEPLERİ

Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz sebepleri; gerekli şartlar oluşmadan sanık ... hakkında beraat kararı verildiğine, suçta kullanılan nakil aracının müsadere edilmesi gerektiğine ve re'sen gözetilecek nedenlerle hükmün bozulması talebine ilişkindir.

Sanık ...'un temyiz sebepleri; temin ettiği akaryakıtın ticaretini yapmadığına, kendi araçlarında kullanılmak üzere akaryakıtı satın aldığına ilişkindir.

II. GEREKÇE

Kara yolunda yapılan kontroller esnasında, sanık ...'un sevk ve idaresindeki, sanık ...'un yolcusu olarak bulunduğu çekici ve çekiciye bağlı tankerde önleme araması kararına istinaden yapılan aramada, tankerin zula niteliğindeki gizli deposundan 8.500 litre kaçak motorin ele geçirildiği anlaşılmıştır.

Sanıklar hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun (5607 sayılı Kanun) 3/11. maddesine muhalefet suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.

Sanıklar üzerlerine atılı suçu kabul etmemiştir.

A. Katılan ... İdaresi Vekilinin Sanık ... Hakkındaki Beraat Hükmüne İlişkin Temyiz İsteği Yönünden

Sanık ...'un uhdesinde Dairemiz uygulamalarına göre ticari miktar ve mahiyette olan 8.500 litre kaçak motorinin ele geçirildiği, araç şoförü olan sanık ...'un bilgisi dışında bu miktarda kaçak akaryakıtın aracın gizli bölmesine yüklenmesinin mümkün olmadığı, akaryakıt taşıtmak için sanıkla anlaşan kişi tarafından akaryakıtın aracın gizli bölmelerine yüklenmiş olduğu savunmasının araçtan sorumlu olan şoförün konumuyla çeliştiği gözetilmeksizin sanık ...'un mahkûmiyeti yerine yerinde olmayan gerekçeyle beraatine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

B. Sanık ...'un ve Katılan ... İdaresi Vekilinin Anılan Sanık Hakkındaki Mahkûmiyet Hükmüne İlişkin Temyiz İstekleri Yönünden

Sanığın hazır bulunduğu 04.03.2016 tarihli oturumda verilen ara karar ile bir sonraki duruşma günü olarak 26.05.2016 tarihinin belirlenmiş olmasına rağmen, anılan gün ve saatte duruşması yapılmayan dosyanın, taraflarına haber verilmeksizin re'sen ele alınarak hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,

 

 

Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun'un 3/11. maddesi delaletiyle 3/5-10-23 ve 5/2 maddeleri değerlendirilerek uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden 5607 sayılı Kanun'un 3/11. maddesinin uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.

Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin 2 katının ödenmesi halinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun'un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;

12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun'un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu bozmayı gerektirmiştir.

5607 sayılı Kanun'un 13/1-(a) maddesi gereği suça konu nakledilen 8500 litre motorinin gizli tertibat içerisinde taşındığı, çekiciye bağlı yarı römork niteliğindeki tankerin suç tarihindeki bilinen değeri ile ele geçirilen akaryakıtın değeri mukayese edildiğinde aracın müsadere edilmesinin suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırılık oluşturmayacağı dikkate alınarak; 47 PT 837 plakalı yarı römork niteliğindeki tankerin ruhsat sahibi dinlenilerek malen sorumlunun iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olup olmadığı tespit edildikten sonra aracın müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi gerekirken eksik kovuşturma ile aracın iadesine karar verilmesi isabetli görülmemiştir.

III. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle katılan ... İdaresi vekili ve sanık ...'un temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, 10.09.2024 tarihinde karar verildi.